" Didier Drogba Marsilya'nın efsanevi Velodrome'unda oynanan bir Şampiyonlar Ligi maçının 5. dakikasında hayatıma girdi . 11 numaralı formayı giyen o dev adam topu filelerle buluşturduğunda yerime nerdeyse oturamadım . Onun bu golü hayatında attığı son gol gibi kutladığını hatırlıyorum . Tüm stad delirmişti ve gürültü kulakları sağır ediyordu . Devre arasında onu tünelde buldum ve dedim ki :-Seni alacak param yok , fakat Fildişi Sahillerinde senin gibi oynayan hiç kuzenin var mı ?
O stresli eleme maçının ortasında kahkaha attı, bana sarıldı ve dedi ki :
-Bir gün beni satın alabilecek bir kulüpte olacaksın .
6 ay sonra Chelsea'ye imzayı attım . Herkesin anlaşmak isteyeceği ve içinde olmayı arzuladığı büyük bir kulüple anlaşmıştım . Önümde bir çok seçenek vardı . Fakat ben gelir gelmez dedim ki :
-Didier Drogba'yı istiyorum !
Bir kaç yönetici şüpheyle bana yaklaştı ve sordu . Niçin şunlar şunlar değil de bu ?Onun buraya uyum sağlayabileceğine emin misin ? O yeterince iyi mi ?
Sonra tekrar dedim ki :
-Ben Didier Drogba'yı istiyorum !
Bir kaç gün geçti . Drogba ile Londra'daki özel bir havaalanında bir araya geldim . Yeniden bana sarıldı , fakat bu sefer unutulmaz bir şekilde .Bana dedi ki:
-Teşekkür ederim .Senin için savaşacağım . Pişman olmayacaksın . Ömrüm boyunca sana sadık kalacağım.
Ve yaptı da..."
Jose Mourinho'nun Didier Drogba'nın otobiyografisi için yazdığı önsözden bir kaç bukle...
buklenin daha fazlasi varsa gerçekten inanilmaz güzel olur..
YanıtlaSilMourinho da Drogba da en sevdiğim isimlerden, ilk sıralardalar. Ama bu olayı bilmiyordum; Mourinho'nun Drogba'yı keşfeden kişi olması.
YanıtlaSilBundan önceki post da çok zamandır merak ettiğim bir konu hakkındaydı, Ronaldo'nun frikiği! O top nasıl öyle bir anda kalkıp iniyor, çözememiştim doğrusu :)
Böylesine güzel paylaşımlarınızın devamını merakla bekliyorum...
Bu arada, bize de bekleriz; :))
http://jaimelesport.blogspot.com/