23 Eylül 2008 Salı

Ne işin var senin Castle'da !

98'de Arjantin'e attığı fantastik gol onun hayatını değiştirmiş ve İngiltere uzun yıllar yararlanabileceği genç bir forvet kazanmıştı .Liverpool'da işler daha da iyi gidiyordu ve uzun boylu sert defansların arsından kıvrak hareketlerle sıyrılıp gollerini çakıyordu Owen . Sempatik ,deli topçuydu Owen .Onun genç yaşta başlayan Liverpool kariyerini aynı kulüpte sonlandıracağını düşünmüştüm hep .Gözde futbolcu olmak kolay değil , haliyle onu tutmakta zor olacaktı ve futbolcu simsarı Real Madrid kadrosuna kattı. Belki de hayatının en büyük hatasını yaptı .Tamam, kariyerinde Galacticos etiketi yeralacaktı fakat kimyasına ters gelen bir kulüpte oynaması onu gözden düşürmüştü . Kulübeyle olan samimiyeti burada gelişse de yine de herşeye rağmen hatırı sayılır goller attı Madrid'de .Sonra yuvaya dönüş, fakat yanlış takıma . Premier League'in en dandik , hedefsiz takımlarından (bence öyle) Newcastle United'ta kral muamelesi görse de eskisi kadar revaçta olmayan bir adam haline geldi ve Capello onu usul usul milli takımdan da kesmeye başladı . Keegan'ın özlediğini ve takımı bırakmasının onları üzdüğünü söylemiş Owen . Asıl özlemesi gereken şeyin Anfield olduğunu söylemeden geçmek olmaz galiba. Kankası Gerrard Merseyside'de her gün efsane olma yolunda ilerlerken, o da entrikanın ve salak mağlubiyetlerin eksik olmadığı Newcastle'da öylesine günler geçiriyor . Kırmızı forma sana yakışıyordu be Owen ! Yazık ettin kendine ...

Hiç yorum yok: