31 Ocak 2008 Perşembe

Pamuk eller nereye ?

Zamanında ülkemizi IMF belasından kurtarabilmek için herkes elini cebine atsın , aç kalalım ama yeterki şu IMF'ye olan borcumuzdan kurtulalım muhabbeti vardı hatırlarsanız . Ne biz IMF den kurtulduk ne de millet pamuk eller cebe dedi öyle kaldık işte . Amerikalılar sülük gibi yapıştımı bırakmıyor kurbanını . Bizler kanımızın emilmesine alıştık bağışıklık kazandık fakat Liverpool'da bu Amerikalılar yüzünden her geçen gün kazan fokur fokur kaynamaya devam ediyor . Liverpool'un Amerikalı sahipleri George Gillett ve Tom Hicks'ten rahatsızlıklarını her fırsatta dile getiren taraftarlardan bir grup , yönetimini beğenmediği kulübünü satın almak için harekete geçti. George Gillett ve Tom Hicks 'in geçen hafta bankalarla yaptığı yeni finansal anlaşmaları onaylamayan Share Liverpool FC isimli taraftar grubu, internet üzerinden örgütlenmeye başlamış . Grubun liderliğini yapan Liverpool Üniversitesi’nde futbol endüstrisi üzerine dersler veren okutman Rogan Taylor, 100.000 bin kişilik taraftar platformu kurup her üyeden £5000 toplamayı kendine destur edinmiş . Amaç 500 milyon paund toplayıp kulübü yankilerden kurtarmak . Önümüzdeki günler Liverpool'luların ne kadar elibol ya da ne kadar pinti olduğunu bizlere gösterecek . Takipteyiz ....!

30 Ocak 2008 Çarşamba

6 + 2 = ?

Anlı Şanlı federasyonumuz 6 tane sahada 2 de kulübede olmak üzere 8 yabancıya izin verdi birden . Hafızası pek kuvvetli olan halkımız hatırlıyorsa eğer Ulusoy şiddetle karşı çıkıyordu bu yabancı olayına geçmişte . Federasyon genel kurul toplantısı öncesi kafaya dank etmiş olacakki birden yabancı olayına izin verdi . Seçimler öncesi böyle bir kararın alınması buram buram yalakalıktan başka birşey değil de ne olsun . Haluk Ulusoy Bizans oyunlarını bu ülkede en iyi kıvıran isimlerden birisi ve yine yaptı yapacağını . Haddinden fazla yabancı oyuncuyla ülke futbolunun altına dinamit koyulacağından bahseden mübarek dinamitleri kendi eliyle döşediğini anlar mı sizce ?

Yetmedi mi gayri?

Ligin diplerine demir atan Gençlerbirliği teknik adam kıyımına devam etti ve Bülent Korkmaz'ı da harcadı geçen gün . Cavcav Korkmaz'a kapıyı gösterdi ve ben de bir kez daha yedi ceddine saydırdım futbolumuzun istikrarsız yüzüne . Üzüldüm Bülent için . Böyle olmamalıydı büyük kaptana . Korkmaz Türk futbol tarihine geçen altın isimlerden birisiydi ve halen de öyledir benim için . Deli gibi kariyer yaptı , sonunu getiremedi getirtmediler kaptanıma . Ne idiğü belirsiz acaip bir operasyonla kopardılar Cimbomdan bir jübileyi bile çok görerek . Hep içine attı kaptanım . Erciyes'te Cimbom'u kupadan dışarıya itti yüreği dağlandı bizi dağladı . Hep zihnimde UEFA finalindeki o yaralı omzu ve gözlerindeki hırsı kaldı . Kaptanım bu teknik adamlık olayı senin de bizim de kimyamızı cok bozdu . Zırt pırt takım değiştiren teknik adamlık sana hiç yakışmadı yakıştıramadık . Sen bizim için hala bu takımın kaptanısın !

29 Ocak 2008 Salı

Arjantinlilerin saçları....










Bu gezegende berberle arası olmayan futbolcular genelde G. Amerika'da yaşıyor galiba . 78 Dünya Kupasında Kempes lüle lüle saçlarını bırakıvermişti rüzgara . Sonraları piyasaya keş Caniggia çıkmıştı . En iyisi Batistuta'ydı yakışıyordu kerataya saçları . Daha bir çok futbolcu var Arjantinli ama aklıma ilk gelenler bunlar işte . Arjantinliler hep ilgimi çekti bu saç olayında . Biz onlar gibi bıraksak saçları mağara adamı muamelesi görürüz herhalde . Saç uzatma olayı en çok bu adamlara yakışıyor kanaatimce ...


Ver gazıııııııı ........

Alex Ferguson , haftalık kazancı £90,000 olan deli topçusu Ronaldo'ya ''Bu sezon 30 golü bul harçlığına zam yapacağım '' demiş . Ronaldo performansıyla her geçen gün değerine değer katmakla meşgul bu sene . Büyük ihtimal 30'u bulur sıfırlara sıfır katar banknotların üzerinde . İskoçlar dünyada cimriliği ile nam salmış millettir . Para Ferguson'un cebinden çıkmıyorki , hoca basmış gaza basabildiği kadar hadi koçum hadi oğlum sen bu işi yaparsın ayaklarında babalık yapıyor, akşam rüyasında koyun yerine kupa sayıyor . Ulen Alex sen bu işi biliyorsun....!

28 Ocak 2008 Pazartesi

Tek başına TAKIM !




El insaf !

Onu ilk seyrettiğim zaman mimikleri ve hareketleri tuhafıma gitmişti. (İtiraf ediyorum gıcık olmuştum.) Zaman ilerledikçe siz deyin defans çok başarılı, başkası desin ki bu adam manyak bir kaleci ; kanım ısınmaya başladı bu Orkun 'a. Adam çıkıyor sahaya işini yapıyordu . Ben de dahil olmak üzere kimseye yaranamadı ilk başlarda . Bu adam Cimbomum kalesini koruyacak adam mı yaw demişti çoğu kimse . Ligin en az gol yiyen kalecisi olmak yetmedi , Fenerbahçe maçında tarihi farkı önlemek yetmedi , her maçı yaşamak hissetmek yaşamak yetmedi , takımı gaza getirmesi yetmedi ... Kimseye yetmedi yetemedi Orkun Uşak . El insaf ! Valla ben utanmaya başladım , adam daha ne yapsaydı ki be . Öyle yediği dandik golde fazla yok , çoğu maçta kritik bir sürü kurtarışı da mevcut . Adam elinden geleni yapıyor işte . Bırakın karizmayı , tipi bu adamın üzerine gitmemek lazım artık diye düşünüyorum . Isaksson'u almak için uğraşıyormuş G.Saray . Isaksson yazın Euro 2008 de kendi milli takımında formda olabilmek için Türkiye'ye gelmek istiyormuş . Yiyiim ben onun formunu . Bizim milli takımın formu ne olacak ? Elin adamını formda tutacam diye bu adamı harcamak insafa sığmaz di mi yani ?

25 Ocak 2008 Cuma

Açılın ben geldim ...

Manchester United mı Liverpool mu derken Chelsea kapıvermiş Arjantin'li 18 lik Franco Di Santo 'yu . Şili'nin Audax Italiano takımından 3m. pound'a gelen İtalyan pasaportlu Di Santo Avram Grant'ın Anelka ve Ivanovic'den sonra Ocak dönemindeki 3.transferi oldu . Bu 3 transfer 27m. pound'a patlamış topu topuna (Zenginin malı züğürdün çenesi durumları ) . İtalyan pasaportu olduğu için çalışma izni almak zorunda olmayan Di Santo Chelsea forvetleri Anelka,Drogba,Pizzaro,Kanou,Schevchenko'dan formayı kapmak mı zor yoksa iğne deliğinden deve geçirmek mi daha zor sorusunun cevabını önümüzdeki dönemde gösterecek bizlere ...

Bak şu kerataya...Bölüm 5

Petr CECH

Ne kelam etmiş miş ?

Kariyerindeki 1000.golünü attıktan sonra Romario baba demiş miş :


"Futbola bizzat kendim icin, eve sakin (sorunlardan arınmış) bir kafa ile gelebilmek icin ihtiyacim var. Futboldaki en büyük amacım kendimi mutlu etmek. Rakibin isminin ne oldugu hic onemli degil benim icin. "

22 Ocak 2008 Salı

Bir zamanlar KIZILYILDIZ fırtınası vardı .





Nerdeydin be oğlum ?

36'lık Jari Litmanen Fulham'da antremanlara çıkıyormuş şu sıralarda . Burada oynarmı bilinmez ama ben bu herifin futbol sahnesinden birden silinmesine pek üzülmüş; nerde bu adam yahu diyordum kendi kendime . En son isveç ekibi Malmö'de top koşturan Fin'li golcü , kontratının iptaliyle bir senedir boştaymış . Ajax'ın şaşaalı döneminde dehşet pis (sıfata bak!) goller atardı. Finlandiya'nın gelmiş geçmiş en iyi topçusu Litmanen bu yaştan sonra Londra ekibinde forma giyermi onu zaman gösterecek fakat hafıza-i beşerimizden silinmeyecek , o kesin .

Her şey para mı yahu ?

Abramovich Chelsea'yi satın aldığından beri , Chelsea İngiliz ve Avrupa futbolunun söz sahibi ekiplerinden birisi oldu . Sansasyonel transferler ve Mourinho ile birlikte 2 tane nurtopu gibi şampiyonluk geldi ve Şampiyonlar Ligindeki hayal kırıklıkları ve Mourinho'nun şutlanışını saymazsak kulübün son yıllardaki performansından dolayı çoğu taraftarın ağzı kulaklarına varıyordu Chelsea'de . Para ne derseniz deyin Mavi -Beyazlıları adam etmişti . Peki Liverpool'un parayla arası nasıldı ? Son 3 yılın Şampiyonlar Ligi finalisti olan Merseyside ekibi bu hafta oynanan Aston Villa maçında taraftarıyla , futbolcusuyla kulübün Amerikalı sahipleri Gillett ve Hicks'e restini çekti hep beraber . Özellikle efsane Kop tribünü hep bir ağızdan Amerikalı patronlara "Get out of our club! " (Kulübümüzden defolun) nağmesini tutturuverdi . Dubai International Capital adlı Birleşik Arab Emirlikleri menşeeli şirketin Liverpool hisselerine talip olduğunu açıklaması iyice kızdırdı taraftarı . Liverpool'un sadık taraftarları kulüplerinin paradan daha üstün olduğunu üstüne basa basa vurgulayarak takımlarının sıradan bir eşya gibi alınıp satılma ihtimaline , kapalı kapılar arkasında pazarlıkların dönmesine köpürdü resmen .
Kaptan Gerrard bile dolaylı olarak kendisinin ve arkadaşlarının bu durumdan rahatsız olduğunu belirtti . Camianın topluca bu şekilde takıma sahip çıkması Liverpool'un neden büyük takım olduğunu bir kez daha hissettirdi bizlere . Ligdeki performansları tatmin edici olmasa da ve özlenen şampiyonluk yıllardır gelmese de bu durum taraftarı kendi takımları kadar enterese etmiyor . Amerikalıların takımın kimyasını bozduğunu ve bu yüzden Benitez'in çaktırmasa da bundan çok etkilendiğini açık ve net söylüyor taftarlar . Futbolun bu yüzünü çok seviyorum ben ve futbolun ademoğulları üzerindeki etkisini canlı canlı bir kez daha görüveriyorum Liverpool sayesinde . . .

21 Ocak 2008 Pazartesi

Kırmızı kart

Hafta sonu vasatı geçmeyen sinir harbi G.Saray - Bursaspor maçından sonra Kalli'nin gözlerden kaçan bir yorumu dikkatimi çekti ve her zaman aklımda olan bir düşünceye tercüman oldu . Feldkamp ligde ve kupada görülen kartların ayrı olarak değerlendirilmesi gerektiğini ve böylelikle tansiyonun biraz daha düşeceğini ifade etti . Bursaspor'lu futbolcuların kupa maçına sığınarak bilinçli olarak kart görmeleri ve önümüzdeki haftaki oynanacak lig maçına formalarını garanti altına almaları herkesin başvurabileceği bir çakallık bence . Kırmızı kart sonuçta futbolun bir parçası ve hakkın yerini bulabilmesi için kişinin cezasını çekmesi gerekiyor . Ligde görülen kırmızının ligde , kupada görülen kırmızının kupada uygulanması hem etik açıdan hem de adalet tarafından daha uygun hakikaten . Bu kuralı gelecek seneden itibaren yürürlüğe koymak hiç te zor olmasa gerek ....

20 Ocak 2008 Pazar

İdolümsün !




Hele şunlara bak !

UEFA sitesi 2007 yılının 11'ni ve teknik adamını seçmiş . 3.75 milyondan fazla oyun kullanıldığı değerlendirmede sıralama şöyle :

Iker Casillas (Real Madrid CF)
Daniel Alves (Sevilla FC)
Alessandro Nesta (AC Milan)
John Terry (Chelsea FC)
Eric Abidal (FC Barcelona)
Cristiano Ronaldo (Manchester United FC)
Steven Gerrard (Liverpool FC)
Kaká (AC Milan)
Clarence Seedorf (AC Milan)
Zlatan Ibrahimović (FC Internazionale Milano)
Didier Drogba (Chelsea FC)
Coach: Sir Alex Ferguson (Manchester United FC)

Bizi de çek abi !

Hangi ülkede olursa olsun lider bir takımın maçları her zaman daha çok göze batar ve ilgi toplar . Süper Ligin sürpriz ekibi Sivasspor zirve yarışını ne kadar sürdürür ya da ne kadar izin verirler bilinmez ama sonuçta tabelanın üst sırasındaki takım onlar . Ama dün Sivasspor'un maçını maalesef canlı izleyemedik ve LigTv Trabzonspor -Oftaş maçını vermeyi tercih etti . Trabzon bu ülkenin gündemini en çok meşgul eden takımlardan birisi fakat bu seneki performansıyla sefilleri oynadığı aşikar . Bir futbolsever olarak Sivas mı Trabzon mu derseniz , Sivasspor'u izlemek daha çekici şu an için açıkçası . Medyamızın dört takım dışında kalan diğer takımlara üvey evlat muamelesi yaptığını söylememe gerek te yok galiba . Tüm spor programlarında ve yazılı medyada diğer takımlarımıza ayrılan bölümler içler acısı. Ligde oynanan diğer maçlarda ne oldu ne bitti hiç bir Allahın kulu bilmez bu ülkede . Gece yarılarına sıkıştırılan dandik tek kameralı maç görüntüleri ve kıçı kırık iki röportaj yeter de artar bizim için . Avrupa Liglerinini en sıradan takımlarının en sıradan oyuncularının bile ayakkabı numarasını , hangi donu giydiğini bile bildiğimiz bir dönemde yaşıyoruz artık . Yabancı medya organlarını incelediğimizde her takım ayrı bir değerdir ve ne arasan bulabilirsin onlar hakkında . Her maç canlı yayınlanır ve sen istediğin maçı seçer ve bilmem kaç kamerayla çekilmiş görsel şöleni izlersin . Kendi takımlarımızdan daha çok bilgiye sahibizdir onlar hakkında. Olur da Allah denk getire yiğidolar şampiyon oluverirse pek kıymetli spor yazarlarımızın hali nice olur ? Tuttuğu takımdan başka hiç bir takımı tanımayan ve iki lafı bir araya getiremeyen kahraman spor adamlarımız Sivas'ın kangal köpeğinden bahseder belki de ...

18 Ocak 2008 Cuma

Fiyaka


Bir bakışta Afrika Kupası ...

GRUP A : Gana, Namibya, Gine, Fas
GRUP B : Nijerya, Benin, Mali, Fildisi Sahilleri
GRUP C : Mısır, Sudan, Zambiya, Kamerun
GRUP D :Tunus, Angola, Güney Afrika, Senegal
PROGRAM

Grup A
20/01/08 Gana - Gine
21/01/08 Namibia - Fas
24/01/08 Gine - Fas
24/01/08 Gana - Namibya
28/01/08 Gana - Fas
28/01/08 Gine - Namibya

Grup B
21/01/08 Nijerya - Fildişi
21/01/08 Mali - Benin
25/01/08 Fildişi - Benin
25/01/08 Nijerya - Mali
29/01/08 Nijerya - Benin
29/01/08 Fildişi - Mali

Grup C
22/01/08 Mısır - Kamerun
22/01/08 Sudan - Zambiya
26/01/08 Kamerun - Zambiya
26/01/08 Mısır - Sudan
30/01/08 Mısır - Zambiya
30/01/08 Kamerun - Sudan

Grup D
23/01/08 Tunus - Senegal
23/01/08 Güney Afrika - Angola
27/01/08 Senegal - Angola
27/01/08 Tunus - Güney Afrika
31/01/08 Tunus - Angola
31/01/08 Senegal - Güney Afrika



STADLAR

AFRİKA KUPASI'NDAKİ SÜPER LİG OYUNCULARI
G.SARAY: Song (Kamerun)KASIMPAŞA: Cisse (Senegal)G.BİRLİĞİ: Isaac (Nijerya), El Saka (Mısır)BURSA: Mbesuma (Zambia), Cisse (Gine)İST.BŞ.BLD.: Tjikuzu (Namibya) Ç.RİZE: Said (Mısır)G.ANTEP: Tchami (Kamerun)TRABZON: Jabi, Yattara (Gine)ANKARAGÜCÜ: Augustine (Gana)DENİZLİ: Hamidou (Kamerun)KONYA: Ghotsuhy (Mısır)KAYSERİ: Saidou (Kamerun)SİVAS: Okorowanta (Nijerya), K.Sylla, A.Diallo (Gine)

İNGİLTERE PREMIER LEAGUE OYUNCULARI
Michael Essien Gana Chelsea Richard Kingson Gana Birmingham John Paintsil Gana West Ham Sulley Muntari Gana Portsmouth Mohamed Shawmy Mısır Middlesbrough Hossam Ghaly Mısır Tottenham Radhi Jaidi Tunus BirminghamMehdi Nafti Tunus Birmingham
El Hadji Diouf Senegal BoltonEmmanuel Eboue Fildişi Sahili Arsenal Kolo Toure Fildişi Sahili Arsenal Didier Drogba Fildişi Sahili ChelseaSalomon Kalou Fildişi Sahili ChelseaAbdoulaye Meite Fildişi Sahili BoltonEmerse Fae Fildişi Sahili ReadingDidier Zokora Fildişi Sahili Tottenham Habib Beye Senegal NewcastleA.Diagne Faye Senegal NewcastlePapa Diop Senegal PortsmouthDiomansy Kamara Senegal FulhamHenri Camara Senegal West Ham Joseph Yobo Nijerya EvertonNwankwo Kanu Nijerya PortsmouthJohn Utaka Nijerya Portsmouth Obafemi Martins Nijerya NewcastleJohn Obi Mikel Nijerya ChelseaYakubu Aiyegbeni Nijerya EvertonSteven Pienaar G.Afrika EvertonAaron Mokoena G.Afrika Blackburn Momo Sissoko Mali LiverpoolGeremi Kamerun NewcastleLauren Kamerun Portsmouth Andre Rikev Kamerun ReadingBenoit Assou Kamerun TottenhamAlexandre Song Kamerun ArsenalMohamed Shawky Mısır MiddlesbroughHossam Ghaly Mısır Tottenham


FRANSA LIGUE 1 OYUNCULARI
Andre Ayew Gana Marsilyaİbrahima Camara Gine Le Mans Kevin Constant Gine Toulouse Pascal Feindouno Gine St Etienne Larsen Toure Gine Lille Fode Mansare Gine Toulouse Souleymane Youla Gine Lille Delgado Angola Metz David Jemmali Tunus BordeauxF.Dos Santos Tunus Toulouse Issam Jomaa Tunus Lens Souleymane Diawara Senegal Bordeaux Mamadou Niang Senegal Marsilya Christian Toffi Fildişi Sahili Le Mans Siaka Tiene Fildişi Sahili St Etienne Aruna Dindane Fildişi Sahili Lens Amara Diane Fildişi Sahili PSG Abdelkader Keita Fildişi Sahili Lyon Bakary Kone Fildişi Sahili Nice Gervinho Fildişi Sahili Le Mans Stephane Sessegnon Benin Le Mans T.Mario Sylva Senegal Lille Cheikh Gueye Senegal Metz Guirane Ndaw Senegal Sochaux Boukhary Drame Senegal Sochaux Bayal Sall Senegal St Etienne Badara Sene Senegal Sochaux A.Kader Mangane Senegal Lens Babacar Gueye Senegal Metz Momar Ndiaye Senegal Metz Rabiu Afolabi Nijerya Sochaux Taye Taiwo Nijerya Marsilya Oumar Sissoko Mali MetzAdama Coulibaly Mali Lens Fousseyni Diawara Mali St Etienne Cedric Kante Mali NiceEric Sekou Mali Valenciennes Sammy Traone Mali Auxerre Drissa Diakite Mali Nice Alpousseini Keita Mali Le Mans Mahammane Traone Mali NiceModibo Maiga Mali Le Mans Modeste Mbami Kamerun Marsilya Jean Makoun Kamerun Lille Achille Emana Kamerun ToulouseYoussef Hadji Fas Marouane Chamakh Fas Bordeaux Michael Bassir Fas NancyAbdeslem Ouaddou Fas Valenciennes Adil Rami Fas Lille Moncef Zerka Fas Nancy

ALMANYA BUNDESLIGA OYUNCULARI
Mohamed Zidan Mısır Hamburg Karim Hagui Tunus Leverkusen Hans Sarpei Gana Leverkusen Boubacar Sanogo Fildişi Sahili W.Bremen Arthur Boka Fildişi Sahili Stuttgart Guy Demel Fildişi Sahili HamburgBoubacar Sanogo Fildişi Sahili W.Bremen Mannaseh İshiaku Nijerya Duisburg Rowen Fernandez G.Afrika Bielefeld Sibusiso Zuma G.Afrika BielefeldTimothee Atouba Kamerun Hamburg Mohamadou İdrissou Kamerun Duisburg Joel Epalle Kamerun Bochum Youssef Moukhtari Fas Duisburg


İSPANYA LA LIGA OYUNCULARI
Yaya Toure Fildişi Sahili Barcelona Arouna Kone Fildişi Sahili İkechukwu Uche Nijerya Getafe Mahamadou Diarra Mali R.Madrid Seydou Keita Mali Sevilla Frederic Kanoute Mali Sevilla Samuel Eto’o Kamerun Barcelona Carlos Kameni Kamerun Espanyol


İTALYA SERIE A OYUNCULARI
Ferdinand Coly Senegal Parma Stephen Makinwa Nijerya Lazio

Dön artık !

Manchester United'ta oynayan en kral topçudur benim için kendisi . Millet Christiano Ronaldo'nun golleri , driplingleriyle ve çapkınlıklarıyla avuna dursun , Scholes sessiz sakin kendi dünyasında baba futboluyla işini yapar evine döner . Kızıl saçları , mütevazi görüntüsü , sağlam ve garanti pasları ve bazuka gibi şutları her zaman Paul Scholes 'u özel yapmıştır . İngiliz futboluyla alakası olmayan ince , narin tekniği ve bilekleri ile Ferguson'un İngiliz futboluna hediye ettiği 33'lük delikanlı Ryan Giggs ve Gary Neville ile birlikte 90'lı yılların Şeytanlarından kalan 24 ayar topçudur . (Çok övdüm , nazar değmesin ) Yaklaşık 3 aydır sahalarda göremediğimiz Scholes bu ayın sonunda Tottenham maçında sahalara geri dönecekmiş . Ee o zaman United bal kaymak olur tadından yenmez artık ... Ben bu adamı izlemekten çok keyif alıyorum , almaya da devam ederiz inşallah !

16 Ocak 2008 Çarşamba

İşkembeden taraftar !


Muhatabım Değilsin

Basına yansıdı Koray Avcı 'nın durumu bugün . Alacaklarına karşılık senet almak amacıyla kulübüne giden Koray konuşacak bir Allahın kuluna rastlamamış ve sonrasında kulübün güvenlik şefiyle yöneticilere haber yollamış . Koray iyi ya da kötü topçudur bundan bahsetmiyeceğim size . Bir futbolcunun kulübüyle bir şekilde yollarının ayrılması bu işin gerçeğidir elbet . Buna da bir diyeceğimiz yok . Ama Koray' a yapılan muamele de hiç şık değil doğrusu . Yahu bu adam senin kaptanlığını yapmış , milli takıma kadar yükselmiş bir futbolcun . Taraftarın dolamış diline '' Gelişimiz olay, çıkışımız olay , nasıl golü attı Kadıköy'de Koray'' diye . Beğenmesen de performansını bu adamın sana verdiği bir şeyler vardır di mi? Herşeyi geçtik karşındaki insan . Madem yollarını ayıracaksın, ee bu işin de bir raconu vardır yani . Beşiktaş bu ülkenin en büyük değerlerinden biri . Sadece Beşiktaş'a yüklenmiyorum burada . Daha bir çok futbolcu ve teknik adam kaale alınmamaktan şikayetçi ülkemizde ve FIFA'da haliyle çözüm bekleyen bir çok dosya kaçınılmaz oluveriyor. Kulüplerine çağ atlamaktan bahsedenlerin iyi bir kişisel gelişim dersine ihtiyacı var her şeyden önce . Koskocaman kulüp futbolcusuyla , antrenörüyle iki çift laf edemiyor ondan sonra profesyonellikten bahsediyoruz ; de get işine !

15 Ocak 2008 Salı

Dayanak noktası

Liverpool'un İspanyol menejeri Benitez'in ligde aldığı ağır aksak sonuçlardan sonra yavaş yavaş kuyusunun kazıldığını sağır sultan biliyor artık . Kapalı kapılar arkasında yeni isim arayışlarının ayyuka çıkması Benitez'in canını bir hayli sıksada o sessiz kalmayı tercih ediyor . Liverpool'un sahipleri Hicks ve Gillett'in desteğini kaybetmiş görünen Benitez , Rus Şampiyonu Zenith'den transfer edilen Martin Skrtel 'e öylesine sarılmışki ''harcatmayın len beni bu iki paralık adamlara'' der gibi ...

Ne olur ne olmaz...

Serie A 'da varmı ulen bana yan bakan nidalarıyla önüne geçeni deviren Inter kadrosuna Atletico Madrid'den Maniche 'yi kattı bugün . Sezon sonuna kadar kiralık olarak oynayacak Portekizli yıldız , Inter'in orta sahasına da yedek kulübesine de güç katar mı katar elbet . Roberto Mancini Serie A şampiyonluğunu cepte biliyor zaten . Asıl amaç Şampiyonlar Ligi . Geçen sene ve bu sene ligde sefilleri oynayan ezeli rakip Milan'ın topladığı kupacıklar Inter'in şampiyonluğunu da , prestijinide sildi süpürdü ... Bu yüzden her türlü aksiliğe karşı önlem alıyor İtalyan ekibi . Eee bi şeyler yapmalı di mi artık ?

14 Ocak 2008 Pazartesi

Renk cümbüşü...

Önümüzdeki günlerde Gana'da düzenlenecek olan Afrika Kupası'nın resmi topu buymuş . Valla bu Afrikalılar alem adamlar ... Zamanlaması zaten berbat olan bu turnuvayada bu top yakışırdı herhalde. Bu kadar renkli bir topu kaleciler farkedermi bilmem ama Tv'den izlerken futbolseverler cinnet geçirecek anlaşılan ...
Adidas Kara Kıtanın insanlarını canevinden vurayım derken saçmalamış biraz ... Ama bir şey var benim ufaklık bu topu çok beğendi kerata...

Bak şu kerataya...Bölüm 4

Thierry HENRY

Vak vak ...

Yaşı 18 den küçük olduğu için ancak Ocak ayında forma giymek zorunda kalan Milan'ın ördek lakaplı genç Brezilya'lısı Pato dün çıktığı ilk Serie A maçında siftah yapıverdi . Dün Napoli'yi beşliyen Milan yine turnayı gözünden vurdu . Bu ördekle abileri Ronaldo ve Kaka çok yakından ilgileniyormuş . 18'lik ördek Pato'nun çok hoş bir şarkısı var Youtube'da ... Bir de siz dinleyiverin bakalım ...

Vurucu Tim !

Geçenlerde dikkatimi çekmişti bir haber . G.Saray Linderoth'un boşluğunu Werder Bremen 'den Tim Borowski ile dolduracak diye . Hadi len ordan demiştim içimden , yine bizim malum spor gazeteleri bol keseden sallamış diye düşündüm . Ama gelseydi de hiç fena olmazdı diye geçirdim içimden . Tim Borowski gösterişsiz sade ve bir o kadarda önemli bir futbolcu Bremen ve Almanya için . Orta sahanın yükünü çeken bu uzun boylu soğuk adam sert vuruşlarıyla kalecileri çoğu kez de avlayan bir yapıya sahip . Milli takımdayken Klinsmann'ın olmazsa olmazlarındandı Borowski . Yine öyle olacak çünkü önümüzdeki sezon Bayern'in başına geçecek olan Klinsmann bu adamı isterim de isterim diye tutturmuş . Ateş olmayan yerden duman çıkar mı ; Borowski de zaten sezon sonunda Bremen ile yeni bir sözleşme imzalamayı reddetmiş . Yani anlayacağınız al gülüm ver gülüm hesabı ...

13 Ocak 2008 Pazar

Tombalacı


Tugay showroom !

Tugay Premier League'de şu anda Garry Speed'den sonra oynayan en yaşlı 2. futbolcu imiş . Kadroda olsun olmasın Mark Hughes'un her zaman yanında görmek istediği Tugay futbolumuzun istikrar abidelerin birisi değil resmen abidesi . Attığı goller sürekli jeneriklere taşınan bu manyak topçunun youtube 'da bir videosuna rastgeldim geçende ve çok hoşuma gitti ... Siz de izleyin istedim ...Tugay abimiz maç öncesi yapılan ısınma hareketlerinde kendisini değil tribündekileri ısıtmış ...Allahına gurban ...

12 Ocak 2008 Cumartesi

Trab-ZOM

Trabzon kentinin futbolla yatıp futbolla kalktığı herkes tarafından malum ... Bu kentin insanları daha fazlasını hakediyor elbet ...Zırt pırt futbolcu transferi , gelen giden teknik adamlar , dandik yönetimler , öfkesini yenemeyen taraftar vesaire , vesaire ... En son olarak Ceyhun ve Celaleddin'i şutladı Bordo-Mavili takım (Ceyhun bu ülkenin yetiştirdiği en kral topçularından biridir aslında ; gelgelim ne o kendi kıymetini bildi ne de biz onun kıymetini bildik )...UEFA'da dosyası en kalabalık takımlardan ...Trabzonspor gittikçe sıradan bir takım olma yolunda ilerliyor . Parlak bir gelecek beklemiyor Trabzon'u ... İstanbul takımlarının hegomanyasında geçen kısır ligimize alternatif diye baktığımız Trabzonspor günden güne kendini yiyip bitirmek üzere ... Yazık çok yazık (Umarım yanılırım)

Lyon aldıysa şayet ....

Biz dünyanın bir ucundan topçu getiririz iş yapmaz, elin gavuru ne yapar ne eder ormandaki yamyamı dünya starı yapar . Onun için hep derim bizimkiler önce transfer yapacaklarına bu adamlar transfer yaparken nasıl yapıyor ? Nelere dikkat ederler ? Bir ibret almak lazım kardeşim . Son 6 yılda Fransa'yı hallaç pamuğuna çeviren Lyon iki adam almış, biri kiralık . Lyon aldıysa dikkat etmek lazım , çünkü aldıkları futbolcular sistemi bozmadan yerli yerine oturuyor her zaman . Peki kimmiş bu topçular . Birisi Arjantin'in Cruz Azul takımından Cesar Delgado (7.25 milyon euro'cuk), diğeri de Barcelona 19'luk futbolcusu Marco Crosas. 26 yaşındaki Delgado 20 kez milli olmuş ve 2 gol kazandırmış ülkesine . Kanatta oynayan Arjantin'li 3,5 senelik kontrat imzalamış Lyon'la . Crosas'ı , Lyon'da tutarsa şayet ,seneye büyük bir ihtimalle Barcelona'da izleyeceğiz. Barcelona'nın sezon sonuna kadar kiralık olarak verdiği bu İspanyol , Şampiyonlar Liginde Stuttgart'a karşı Barça formasını giymişti . Ben bu adamlara dikkat edeceğim siz de ediverin bi zahmet ...

Müstakbel yıldız adayı ...

Daha cenin halindeyken Joga Bonita yapmaya başlayan Brezilyalılar gün geçmesinki futbola yeni isimler katmaya devam etmesinler . Şimdi bahsedeceğim isim Luiz Macelo Morais dos Reis . Tabi biz onu kısaca ilerde LULINHA diye tanıyacağız . Corinthians'ın 17'lik yeni yetmesi şimdiden Avrupa'lı godamanları peşinden koşturmaya başladı bile . 2005 yılında ülkesini U-15'te temsil eden Lulinha, estetik oyunuyla dikkatleri üzerinde topladı. Ertesi sene Brezilya U-17 takımına seçilen genç oyuncu, Paulista U-17 Şampiyonası'nda da takımı adına 15 maçta tam 27 gol attı .Orta sahada oynayan ama hatırı sayılır rakamda golleri olan bu delikanlı Mart ayındaki Güney Amerika U-17 Şampiyonası'nda ülkesini şampiyonluğa taşırken tam 12 kez topu filelere gönderivermiş . Brezilya'nın Honduras'ı 3-0 yendiği açılış maçında hat-trick (3'leme diyecekmişiz artık) yaparak tüm dikkatleri üzerine çekti. 2009 yılına kadar sözleşmesi olan bu güççük Ronaldinho zaten kötü günler geçiren takımında gelecek sene büyük ihtimalle darphane vazifesi görecek...

O artık Bavyeralı..!

En son Dünya Kupası'nda Almanya Milli Takımının başında gösterdiği başarılı performans futbol kariyerinin dönüm noktası oldu Klinsmann için. Dünya Kupası kazanılamadı belki de fakat o özlediğimiz eski Alman futbolunun yeniden uyanmasını sağladı . Kimileri takımı yardımcısı Löw'ün yönettiğini söyledi , kimileri göreve geldiğinde hazırlık maçlarında alınan başarısız sonuçlardan dolayı bir an önce kafasının koparılmasını istedi . Ama O Almanya'yı ne olursa olsun dünya 3.sü yaptı . Futbol oynadığı dönemde de teknik adamlık döneminde de göze hoş gelen şeyler yaptı . Hitzfeld'in selefi de kendisi oldu . Sene sonunda Bayern Münih'in başına geçecek olan Klinsmann şimdiden gelecek senenin planlarını yapıyormuş .

Blues Bilal !

Bilal kardeş yine voleyi vuruverdi . Kim ne derse desin anası Anelka'yı kadir gecesi doğurmuş . Adamın gitmediği kulüp kalmadı ama yine de gözden düşmedi . Tamam futboluna diyeceğimiz yok ama bir insan bu kadar rotasyondan sonra yine de baba kulüplerde yer buluyorsa bu adam okunmuş üflenmiş herhalde diyecem . Allahın sevgili kulu Bilal , Drogba'lı Chelsea 'de iş yapar mı yapmaz mı bilinmez ama kesin olan bir şey var ki Abromovich Bilal'in harçlığınıda fazlasıyla verdi. Anelka şu ana kadar reklam gelirleri ve diğer yan gelirler olmaksızın dünyada sadece transfer ücretinden en fazla mıngırı cebe indiren futbolcuymuş ...

10 Ocak 2008 Perşembe

En iyi düdükler ...

Uluslararası Futbol Tarihi ve İstatistikleri Federasyonu (IFFHS), 2007 yılının en iyi hakemlerini seçmiş. Sıralama şöyle:

1. Markus Merk, Almanya.
2. Herbert Fandel, Almanya.
3. Lubos Michel, Slovakya.
4. Manuel Mejuto Gonzalez, İspanya.
5. Roberto Rosetti, İtalya .
6. Massimo Busacca, İsviçre.
7. Luis Medina Cantelejo , İspanya.
8. J.Luis Larriondo Pietrafesa, Uruguay .
9. Carlos Arecio Amarilla, Paraguay.
10. Frank De Bleeckere, Belçika.

9 Ocak 2008 Çarşamba

Sissokotti !

Onu ilk kez Lucescu’lu Beşiktaş’ın İspanya’da Valencia ‘ya 3-2 yenildiği maçta farketmiştim . Kara derili, uzun , ince bacaklı ve ikili mücadele uzmanı gencecik bir futbolcuydu Mohamed Sissoko . Girdiği her mücadeleyi kazanmış ve bizimkileri gerçekten çıldırtmıştı. Daha sonra adanın yolunu tuttu ve Benitez’in öğrencisi oldu Sissoko. Benitez’in yaz boz tahtasına döndürdüğü Liverpool’da ancak 6 kez forma giyebilmişti . Zaten Benitez’in favori adamları Javier Mascherano ve Steve Gerrard’ ı kesip forma bulmak zordu onun için . Sürekli oynatılsa vazgeçilmez olacağına emin olduğum birisi bu Mali’li . Eski hocası Juventus’un patronu Ranieri onu istediğini açık açık söyledi elaleme . Juve ciddi ciddi ilgileniyor onunla . Zaten o da gitmeye dünden niyetli . Bu arada bizimkiler neden böyle adamları bulup getirmez aklım bir türlü almıyor . Acaba Türk Hava Yollarının Mali’ye seferi var mıdır ? Bu Mali’de futbolcu kaynıyor yahu ….

Topukla bakalım Sam !

Bolton'dan Newcastle'a geldiğinde St. James Park'ın havası değişivermişti birden . Ligin başında alınan galibiyetler ve hoş futbol işte bu takımın gerçek patronu bu adam dedirtmişti siyah beyazlılara . Fakat daha sonra pembe rüyalar yerini gerçek düşlere bıraktı ve üst üste alınan istikrarsız sonuçlar , takımda baş gösteren küslükler ve en sonunda FA Cup’ta alınan beraberlik Allardyce‘ın tüm kredisini tüketiverdi birden . Emre’de yedek kulübesinin hatta en son olarak ta rezerv takımın yolunu tutuvermişti onun döneminde . Siyah beyazlı takım menajer kıyımı halkasına bir yenisini daha ekleyiverdi . 8 aylık dönemde kimseye yaranamadı Sam Allardyce . İmkansa imkan , paraysa para her şeye sahip Newcastle takımı . Ama olmuyor olamıyor işte... Bakalım sıradaki kurban kim olacak ?